Yekta ile Mehmet

26 Ocak 2014 Pazar

21 Ocak 2014 Salı

Park Keyfi

Yekta anneannesi ile parkta gezmeyi çok sevdi.Bol bol yürüyüş egzersizi yapıp,salıncakta sallandı.Tabi bu sırada anneanne de boş durmadı.











16 Ocak 2014 Perşembe

13 Aylık Bebek

 
Ayrılık Korkusu :
13 aylık bebek güçlü ayrılık endişesi yaşamaya devam etmektedir. Annesinin gideceğinden ve geri gelmeyeceğinden şüphelenmektedir. Siz diğer odaya gideli henüz 2 dakika olsa bile patırtı kopabilir! Çünkü bu iki dakika miniğe aylarca süren bir ayrılık olarak gelmiştir. Bebeğin zaman algısı gelişmemiştir ve bir dakika ile bir yıl arasındaki farkı anlaması pek kolay değildir. Yaşamın ilk yıllarında ‘’cee’’ oyunu oynamak ayrılık korkusuna alışması için güzel bir yöntemdir. Bu günlerde onu yavaş yavaş yeni bir oyuna daha hazırlayabilirsiniz:”saklambaç”. Saklanın ve sonra gelin! Bu şekilde bebeğiniz sizin kaybolmayacağınıza ve tekrar geri geleceğinize olan inancını pekiştirirsiniz.


Tekrar Etmek :

13 aylık bebeğin tekrar eden bir hayatı algılaması daha kolay olacaktır. Sabah kahvaltı yapılıyor, sonra oyun vakti. Öğlen uyku var, sonra akşam banyosu ve kitap okuyup uykuya dalmak. İnsanoğlu doğası gereği belirsizliği sevmez. Bu, sizin ortalıkta dolaşmayı artık iyice sevmeye başlayan bebeğiniz için de geçerli. Rutinleri bozmamaya çalışın. Tekrar demişken,13 aylık bir çocuk, çevresini ve en çok da sizin taklidinizi yapmaya devam eder. Karşısına oturup el salladığınızda, alkış çaldığınızda aynısını yapmak onu çok mutlu eder. Muhtemelen bu hareketlere güçlü bir kahkaha eşlik edecektir.

 Bilgi Hapı:

13 aylık bebek, yeni bir yeteneğini keşfedebilir: bağırmak. O, sesini yükselterek konuştukça ve bağırdıkça çok eğlenecektir. Ancak, Aynı şey sizin için geçerli olmayabilir. Onun bağırmaları sizi rahatsız ediyorsa ,’’bağırma’’ diye bağırmak yerine yapabilecekleriniz var. Ona yüksek olmayan bir ses tonuyla şarkılar söyleyin. Zaman zaman kulağına eğilip fısıldayarak konuşun. Bu şekilde kendini ifade etmenin sadece bağırmak olmadığını ona öğretmiş olursunuz.
* ''Eyvallah'' ne güzel bir sözdür.Bazen kabulleniş,bazen boş veriş,bazen yol veriş ;ama sonunda hep bir   rahata eriş.


* Biz başka severdik. O yüzden ''Başka'' sevemedik. ( Nazım Hikmet )

14 Ocak 2014 Salı

Yaramaz Yekta

Yekta büyüdükçe daha tatlı oluyor anlatmak istediklerini konuşmaya başlamadığı için ıh ıh ve bağırtılarla anlatmaya çalışıyor.Evde sıkıldığı saatlerde ise peçeteleri boşaltıp,rulolarla oynadığı anda çekilmiş olan resmi aşağıdaki gibi ayyyy ne yaptın denildiğinde ise çirkin oluyor resim 2 ....




Budapeşte Manzaraları













Budapeşte, Macaristan'ın başkentidir. Aslında Tuna nehrinin iki yakasındaki Budin ve Peşte'nin 17 Kasım 1873 yılında birleşmesiyle oluşmuş şehirdir.
Macaristan'ın politik, kültürel, ticari, endüstri ve ihracat merkezidir. Berlin’den sonra Orta Avrupa’nın en büyük ikinci şehri olup, Macaristan nüfusunun beşte biri, 2003 yılı sayımına göre 1.719.343 kişi, Budapeşte'de yaşamlarını sürdürmektedir.
Budapeşte coğrafi konumu, tarihî eserleri ve diğer çekicilikleri ile Avrupa’nın en güzel şehirlerinden biridir. Şehir Tuna’nın batı (sağ) yakasında Buda (Budin) ve doğu (sol) yakasında Peşte şeklinde iki bölüme ayrılmıştır. Tuna’nın batı kıyısında Buda kalesinin çevresindeki görece engebeli bölgede tarihî semtler uzanır. Şehrin iş hayatının merkezi ve kalabalık semtleri ise Tuna’nın doğusundaki ovaya açılan düzlüktedir.